.jpg)
''Kahvaltıyı kral gibi, öğle yemeğini prens gibi, akşam yemeğini fakir gibi yiyin''' diye bir söz vardır. Burada bahsedilen maddi bir benzetme değil elbet. Sabah kahvaltısının sağlam, öğle yemeğinin orta karar, akşam yemeğinin de hafif yapılması gerektiği ima edilmiş. Bu sözü çok severim ben. Ve bu şekilde beslenmeye çalışırım. Tek fark, öğle öğünümün olmayışı. Yani günde iki öğün beslenenlerdenim. Sabah ve akşam öğünleri arasında ise genelde sağlıklı atıştırmalıklar tüketirim. Bu atıştırmalıklar, mevsim meyvesi olabileceği gibi çoğunlukla, fındık, badem, ceviz, leblebi-kuru üzüm karışımı veya dut kurusu da olabiliyor. Dut kurusunun sağlık açısından çok faydalı olduğunu biliyor muydunuz? Ben faydalarını öğrenince, sizinle de paylaşmak istedim.
Mart ayı sonu gibi çiçek açmaya başlayan dut ağacının meyvelerinin olgunlaşması, haziran ve temmuz ayları gibi gerçekleşiyor. En çok bilinen çeşitleri, meyvesinin rengine göre adlandırılan, beyaz, kırmızı ve karadut olmasının yanında, taksonomide (biyolojide sınıflandırma bilimi) 200'den fazla türü tanımlanmış. Anavatanı Çin olan dut üretiminde, ülkemizde Malatya, Kahramanmaraş, Ankara ve Elazığ illerimiz başta geliyor.
.jpg)
Renklerine göre sınıflandırılan dut çeşitlerinin, her birinin sağlık açısından ayrı bir faydası var. Dutun, meyvesi kadar kurusunun da pek çok faydası bulunuyor. Güneşte veya yapay olarak kurutulan dutlardan elde edilen dut kuruları, küçülerek daha yoğun bir tada sahip olur. Zengin bir C vitamini kaynağı olan, ayrıca kalsiyum, magnezyum, potasyum, fosfor, protein, demir, lif, antioksidan, A, B, E, K vitaminleri içeren dut, sağlıklı besin takviyesi olmasının yanında besleyici atıştırmalık olarak da sıkça tüketilir.
Dut Kurusunun Faydaları
Dut kurusunun faydalarından bazıları ise şunlar;
- C vitamini, cilt sağlığını korur ve onarımına yardımcı olur.
- Kalsiyum ve magnezyum, kemik sağlığı için oldukça önemlidir.
- Potasyum, kan basıncını düzenler ve kalp sağlığını korumada etkilidir.
- Fosfor, kemiklerin oluşmasına yardımcı olmak için kalsiyum ile birlikte çalışır. Ayrıca vücudun enerji üretiminde de yer alır.
- Protein oranı, pek çok meyveye kıyasla oldukça yüksektir.
- Demir, başta vücutta oksijen taşınması olmak üzere anemi gibi kan bozukluklarını önler, kansızlığa iyi gelir.
- Yüksek lif, sindirim sistemi sağlığına destek olarak bağırsak hareketlerini düzenler, kabızlığa iyi gelir.
- Antioksidan, serbest radikallerle savaşır ve kansere karşı korur.
- A vitamini, cilt sağlığını destekler.
- B vitamini, vücut fonksiyonlarının düzgün çalışmasını sağlar.
- E vitamini, antioksidan özelliği ile bilinir.
- K vitamini, kan pıhtılaşması, kemik sağlığı ve metabolizması gibi süreçlerde önemli rol oynar.
- Bağışıklık sistemini güçlendirir. Grip ve soğuk algınlığına karşı vücudun direncini arttırır.
- Karaciğeri ve böbrekleri zararlı toksinlerden arındırarak daha az yorulmalarını sağlar.
- İdrar söktürücü etkisi ile vücutta biriken fazla suyun kolayca atılmasına yardımcı olur, ödemi giderir.
- Egzama gibi cilt sorunlarının tedavisinde kullanılır.
- Kolesterolü dengelemeye yardımcı olur.
.jpg)
Dut Kurusunun Olumsuz Etkileri
Her besinde olduğu gibi, dut kurusunun da aşırı tüketimi vücutta bazı olumsuzluklara yol açabiliyor. Fazla tüketimi, kan şekeri seviyesini düşürebilir, gaz, şişkinlik ve ishal gibi sindirim sistemi sorunlarına sebep olabilir, böbrek ve safra kesesi hastalarında olumsuz etkilere yol açabilir, kontrolsüz ve düzensiz şekilde tüketildiğinde kilo aldırır. Bu yüzden, uzmanlar günde en fazla 1 avuç tüketilmesini tavsiye eder. Şeker oranı yüksek olduğundan diyabet hastalarının tüketmeden önce doktora danışması gerekir.
Ben, dut kurusunu, genelde günlük 1 avucu geçmeyecek şekilde atıştırmalık olarak tüketiyorum. Atıştırmalık haricinde, çay, meyve suyu, reçel, marmelat ve konserve yapılarak da tüketilebiliyor. Kurutulmuş dut tüketmek için mevsimini bekleyip kurutmaya da gerek yok üstelik. Günümüzde, sayıları hızla artan zincir marketler sayesinde dut kurusuna daha kolay bir şekilde ulaşabiliyoruz artık.
Yeşimle Her Telden Sosyal Medya Hesaplarım
