Çocuklu Tatil Nasıl Olur?

Hayatımızın çocuklar olmadan önceki kısmında tatil yapmak ne kadar kolaydı, rahattı, eğlenceliydi, keyifliydi değil mi? Tek düşüncemiz ''Bavula ne koysam acaba'' idi. Bana bir bavul, eşime bir bavul. İhtiyacımız olan kıyafetler, ayakkabılar, sandaletler (fazlasıyla yedekleri de tabi) aksesuarlar, parfümler, kozmetik ürünler, deniz ve havuz malzemeleri, kullanacağın ya da kullanmayıp ''aman alayım dursun bavulda'' dediğin her şey. Bavulu hazırla ve git. Denizin, havuzun, güneşin, plajın, şezlongun tadını çıkart, yemekleri ağız tadıyla ye, kokteylini, kahveni yudumla. Fakat çocuklu tatil öyle mi? Bu yazım ilk kez çocuklu tatil planı yapacaklara.

Öncelikle çocukla tatil yapacak aileleri 3' e ayırabilirim:
  1. Hali vakti yerinde olup, tatile bakıcısını, dadısını, yardımcısını götürenler. (Onlar için zaten bir sıkıntı yoktur, çocukları gözetim altında olacağından ve tatili doyasıya yaşayacaklarından, tek yapmaları gereken fazladan bir bavul hazırlamaktır, o da çocuk için).
  2. Yanında anneanne, babaanne ya da bir aile büyüğünü götürenler. (Belki tatil maliyetini biraz arttıracak ama çocuğun yanında aileden, tanıdık birileri olacağından ve karı-koca denizin, havuzun keyfini beraber çıkartacaklarından, bu grubun da yapacağı çocuk için bir bavul hazırlamak olacaktır).
  3. Bakıcısı olmayan, aile büyüklerinden destek alamayan, tek başlarına çocuklu tatil yapanlar. (İşte biz bu gruba dahiliz).
Bu grupta tatil yapacakları da 3' e ayırayım:
  • 0-6 ay bebekle tatil. (Yanınıza anne sütünden başka bir gıda ve gıda ısıtıcı, hazırlayıcı, pişirici almanıza gerek yok).
  • Tuvalet eğitimi almamış ve 6 ay-2-2,5 yaş grubuna kadar çocukla tatil. (6 aydan sonra ek gıdalar başladığından pişiricisi, ısıtıcısı, mama kabı, kaşığı almanız gerekir).
  • Tuvalet eğitimi almış ve 2,5-3 yaşından büyük çocukla tatil. (Yeni tuvalet eğitimi almışlarsa lazımlığı ve klozet adaptörü de eklenir listeye).

Tek Çocuklu Tatil
Egemen 9 aylıktı ilk tatil düşüncesini dillendirdiğimizde. İlk hamilelik, doğum, yeni bir bebekli yaşam derken fiziksel ve psikolojik değişime uğruyor insan ve güneşin kendini gösterdiği o güzel yaz ayında da coşuyor duygular, ''Ah bir denize girseydik'' diye. İşte biz de tebdil-i mekanda ferahlık vardır diyerek kısa bir kaçamak yapmaya karar vermiştik eşimle. Tamam karar verdik ama bu sefer yalnız değildik, yanımızda henüz ek gıdalara geçeli 3 ay olmuş, hali hazırda hala anne sütü alan, altı bezli bir de yeni ferdimiz vardı.

Nereye gidecektik? Uçakla gitsek bavullar, bebek, puset nasıl taşıyacaktık? Gideceğimiz yere ulaşım var mıydı? Arabayla uzun bir yolculuk yapabilir miydik? Offf bu doğum kiloları da gitmedi, ne giyecektim? Ben plajda ya da havuzda nasıl emzirecektim? Kalacağımız yerin yemekleri, bebeğimizin ek gıdalarını karşılamak için uygun muydu? Yanımıza ne alacaktık? İkimiz bir bebeğe bakıp tatil yapabilecek miydik? Gittiğimiz yere yakın sağlık kuruluşu, eczane, market bulabilir miydik? Ve daha birçok soru işareti.

Ama kararımızı vermiştik. Egemen aramıza katılmadan önce gidip bildiğimiz, yakın bir yere, kısa süreli bir tatil yapacaktık. Kara yoluyla Tekirdağ, oradan arabalı teknelerle Avşa Adasına. Gidenler bilir Avşa' da 5 yıldızlı, her şey dahil, havuzlu oteller yoktur genelde pansiyon ağırlıklıdır kalma işi. Bir kaç kahvaltı ve akşam yemeği veren otel ve moteli vardır. Biz de en azından yemeği dert etmeyeceğimiz, Egemen ile kalma açısından biraz daha rahat olabileceğimiz bir otel bakacaktık. İnternette biraz araştırma yaptım, otel, motel, fotoğraflar, bilgiler, konaklama, yemek, fiyat, temizlik derken Egemen ile kalabileceğimizi düşündüğümüz Avşa Palmiye Otel'i seçtik, yerimizi ayırttık. Avşa' nın standart konaklamalarına göre en iyilerinden diyebilirim. Sabah kahvaltısı ve akşam yemeği bir konaklama seçtik. Ve işte ilk adımı atmış olduk. (Bu bahsettiğim çocuklu ilk tatil maceramız 2010 senesine ait)
Şimdi sırada bavul hazırlama işi vardı. Kısa bir süreliğine gideceğimiz için sadece gerçekten kullanacağımız giysi, eşya almalıydık yanımıza. Çocuktan önce kişi başı ayrı bir bavulken şimdi eşimle aynı bavulu paylaşıyordum. O yüzden 1 bavula sığdırabileceğimiz giysi, ayakkabı, temizlik-kozmetik malzemesi, deniz havlusu gibi eşyalarımızı aldık. 2.bavulu sırf Egemen 'e ayırmıştım. Hatta 2 ayrı bavulu desem yeridir.

Tatilimiz temmuz sıcağında sabah erkenden arabayla Tekirdağ' a yolculukla başladı. Arka koltuğa, Egemen' in yol boyu canının sıkılmaması, dikkatini çekmesi için portatif bir DVD player asmıştık. Daha önceden evde hazırladığım çocuk şarkıları videolar ve baby TV çekimi çizgi filmler çok işimize yaradı. Ek gıdaları alması gerektiği saatlerde ya da anne sütü vermem gerektiğinde yol kenarlarında ki cafe, restaurant tarzı yerlerde kısa süreli molalar vermiştik. Bu tarz kısa süreli molalar, hava değişimi de Egemen' i rahatlatıyordu. Tekirdağ' dan arabalı teknelerle gittiğimiz Avşa' da bizi, tatillerini burada yapan eşimin küçük kardeşi, Egemen' in Ender amcası ve eşi karşılamıştı.

Avşa' ya ulaştığımızda zaten öğleden sonra olmuştu, o yüzden güneşten, denizden vakit kaybetmeden yararlanmak istiyorduk. Otelimize gittik, yerleştik ve hazırlandık. Bu hazırlanma işlemi sürerken, güneşe çıkmadan önce Egemen' i Sebamed Baby Sun 50 koruma faktör spreyle bir güzel yağlamıştım. Bu güneş kremleri, spreylerinin etkili olması ve emilmesi için güneşe çıkmadan en az yarım saat önce sürülmesi gerektiğini unutmayın bu arada. Plaj çantamız ve biz. İşte tatil başlamıştı.
 
Plajda şezlong ve plaj şemsiyeleri ücretli. Genelde tatilciler plaj havlularını, kendi getirdikleri şemsiyeleri kullanırlar. Şezlong şart değildi, 4 kişinin plaj havluları, getirdiğim plaj örtüleri Egemen' in rahat etmesi için yeterliydi. Güneşten korunması için sadece plaj şemsiyesi almıştık. Egemen ilk kez denizle de tanışmıştı. Evde banyo yaparken suyu ne kadar sevdiklerini bilirsiniz ama deniz onlar için çok farklı bir kavramdır. O yüzden ilk minik ayaklarını parmaklarından başlayarak deniz suyuyla tanıştırdık. Alıştıkça ayak, bacak, bel, göğüs, boyun derken denizi sevmişti, çırpınıyor, suya vuruyor, su sıçratıyor ama eğleniyordu. Akşam yemeğimizi otelimizde yerken yiyebileceği tür gıdalardan Egemen' e de tattırıyordum. Tek sıkıntı odamızda bebek yatağının olmamasıydı, fazladan bir yatak ilavesiyle onu da halletmiştik. Koca bir yatak Egemen' indi. Zaten uzun tarafının birini duvara yaslamıştık. Kalan diğer uzun tarafı da odadaki sandalyelerle korumaya almıştık. Sorun kalmamıştı yani.

İlk gün için harika bir tatil başlangıcı yapmıştık. Ama 2. gün temmuz sıcağında havanın çise şeklinde yağmura ve biraz serine dönmesi sebebiyle, tatilimiz birazcık değişikliğe uğramıştı ama biz yine de her anından keyif almaya çalıştık. Egemen' in amcası ve yengesiyle birlikte günlerimizi beraber geçirdik. Deniz kenarında güneş şemsiyesi altındaki Egemen ile ilgilenmeleri sayesinde, çiseleyen yağmura inat deniz keyfimizi yaptık, gezdik. Egemen' i pusetiyle biraz gezintiye çıkardıklarında en azından mağazaları, hediyelikçileri dolaşabildik. İstanbul' dan bizim gibi çocuklu aile dostlarımızla karşılaşmıştık. Birlikte vakit geçirdik.

Yani ilk çocuklu tatilimizi gayet güzel, eğlenceli, rahat geçirmiştik. Bundan sonra yapacağımız tatiller için de güzel bir deneyim olmuştu.
İki Çocuklu Tatil
Bir süre sonra hayatımıza Derin' in dahil olmasıyla tek çocuklu tatillerimiz artık iki çocuklu tatil şekline dönmüştü. Derin ile ilk tatil maceramız doğumundan 8 ay sonra oldu. (Bu da 2013 senesine ait bir tatil maceramızdı). Egemen tam 3,5 yaşındaydı. Egemen ile ilk çocuklu tatilimizden sonra, Derin aramıza katılana kadar daha değişik yerlerde tatil anılarımız olmuştu o yüzden artık birazcık da olsa çocuklu tatil konusunda tecrübeliydik. Artık bavul sayımız da artmıştı. Şimdi 3 bavulla çıkıyorduk tatile. Tabi el valizi, el çantasını da katarsak biraz fazlalıklarımız vardı. 1 bavul bana ve eşime, 1 bavul Egemen ve Derin' in giysilerine, 1 bavul da deniz eşyaları, temizlik bakım ürünleri, Derin' in kişisel temizlik ve beslenme malzemeleri, oyuncakları içindi. Egemen 1 sene öncesinden bezle vedalaştığı için Derin' in eşyaları biraz daha fazlaydı. Bir de ikisi için her eşyalarının yedeklerini de almıştım bol bol. Bizim tatil anlayışımız çocuk üzerine kurulu olduğundan onların rahat edebileceği tatil beldeleri ve konaklamaları seçiyorduk.

İki çocuklu ilk tatilimiz için de Belek Belconti Resort Hotel' i tercih etmiştik. İnternette uzun süre araştırma yapmış, otelin özellikle çocuklu tatil için uygun olmasına özen göstermiştik. Çocuk kulübü, çocuk havuzu, çocuk oyun parkı, çocuklara yönelik eğlence ve aktiviteler, çocuk restoranı, odalarda çocuk karyolası, mama hazırlanması gerektiğinde odaya su ısıtıcısı, ana restoranda bebeğe uygun katı gıda hizmeti gibi özellikleriyle tam bir çocuk dostu otel diyebilirim.

Tabi rotayı biraz daha uzatmış olduk. Yaklaşık 750 kilometrelik, normal şartlarda, trafik hız limitlerine uygun gidilse 7-8 bilemedin molalarla 9 saat sürecek bir yolculuk. En iyisi geceden yola çıkmak olur tabi. Hem çocuklar geceyi uyuyarak geçireceklerinden daha rahat, hem de sürekli mola vermeden gideceğimizden daha az süreli bir seyahat olur diye geceden çıktık biz de. Ben yine de DVD player ve 1-2 eğlenceli çocuk cd' sini arka koltukta hazırlamıştım. Bir de elimin altında olması için arka tarafa elimin ulaşabileceği bir yakınlığa, çocukların her ikisi için de yedek kıyafetlerin, Derin' in bezi, ıslak mendilinin, alt açma örtüsünün, ince battaniyelerin, 1-2 atıştırmalık bisküvinin olduğu bir el valizi koymuştum. Eşim gece yola çıkmadan biraz şekerleme yapıp  uykusunu almıştı. Ben de yardımcı pilot olarak yanında uyanık eşlik ettim ona. Rahat bir gece yolculuğundan sonra  öğle olmadan otelimizdeydik. Odamız özellikle arka taraftaydı, orman manzaralı, sessiz sakin. En üst kattaydık ama asansörler çok rahattı. Mini bar Derin' in bazı gıdaları için yeterliydi. Derin için özel bebek yatağı vardı. Kat görevlimiz çok tatlı bir kızdı, ne istediysem temin etti. Otelin genel bölümlerinde çocukların eğlenmesi için bir sürü aktivite vardı. Restoranlarında mama sandalyeleri unutulmamış, bebek büfesinde blender dahil özel büfe oluşturulmuştu.
Tabi artık iki çocuğun mesuliyeti vardı, Egemen hareketli bir çocuktu, gözümüzün önünden ayırmıyorduk, babası ya da ben hep peşinde koşturuyorduk. Derin henüz emekleme döneminde olduğundan kontrol edilmesi daha kolaydı. İki çocuğu hazırlamak, güneş kremi sürmek, havuzda denizde eşlik etmek, kurulamak, yemek saatlerini atlamamaya çalışmak, uyku düzenlerini devam ettirmek, yani her şeyi iki kez yapmak gerekiyor belki ama sonuçta hep çocuklarımıza odaklıydı yaptıklarımız. Derin' in gündüz uyku saatinde eşimle nöbetleşe Egemen' in sorumluluğunu alır, birimiz Egemen ile ilgilenirken diğerimiz yüzer, şezlonga uzanır, kahvesini yudumlardı. Çocuklar olunca zaten, ''Ben şöyle bir şezlonga uzanayım, güneşleneyim, bir deniz havuz yapıp geleyim, animasyon ekibiyle eğleneyim, akşama canlı müzik dinlemeye gideyim'' diyemiyorsunuz haliyle. Ama hiç tatil yapmamaktansa tatilimizi onlarla eğlenebileceğimiz bir hale getirerek elimizden geldiğince keyfini çıkartıyoruz. Önemli olan da bu zaten. Eğlenmeye, keyif almaya, her anın tadını çıkarmaya çalışmak.

Biz bakıcısız, dadısız, aile büyüklerinden yardımsız bir şekilde tek çocuk, iki çocuk derken bu çocuklu tatil işini de gayet güzel yapıyoruz. Hayatımıza çocuklarımızı dahil ettiysek eğer onlarla her anımızı paylaşmayı da dahil etmeliyiz.
Bizim tek çocuklu ve iki çocuklu tatil maceramız böyle başladı işte. Umarım ilk defa çocuklu tatil yapacaklar için ufak da olsa bir fikir verebilmişimdir. Bunların yanı sıra çocukla tatile çıkacağınız zaman: 

Çocukla Otele Tatile Giderken 
  • Gideceğiniz otelde, konaklayacağınız oda da bebek yatağı olup olmadığına 
  • Odada sütleri ve mamaları saklamak için mini bar olup olmadığına 
  • Odanızın çok üst katlarda olup olmadığına
  • Verilen odanın disko, gece klübü, canlı müzik yapılan yerlere yakın olup olmadığına
  • Yemek servislerinde mama sandalyesi ve bebek büfesi olup olmadığına
  • Çocuk havuzu (ki kullanılan klor yüzünden ben ilk 2 sene için hijyenik ve sağlıklı bulmuyorum) çocuk kulübü, çocuk parkı, çocuk etkinlik ve aktiviteleri olup olmadığına dikkat etmenizi tavsiye ederim.
Bu yazıda tatil için çocuklara hazırladığım valiz listesini özellikle yazmadım. Onu da bir sonraki Çocuklu Tatilde Bavul Nasıl Hazırlanır? yazıma sakladım. Ve şimdiden çocuklu tatil yapmayı düşünen herkese keyifli, eğlenceli ve güzel bir tatil diliyorum.