Birçok annenin korkulu rüyasıdır çocuklarının beze veda edip tuvalet eğitimiyle tanışması. Gözümüzde çok büyütür, yakın çevremizdeki çocuklu arkadaş, tanıdıkların tuvalet eğitimi hikayelerini dinler, yaşadıkları ile yaşayacaklarımızı kıyaslarız. Burada ilk bilinmesi gereken şey, her çocuğun bedensel ve zihinsel gelişiminin farklı olduğudur. Herkesin çocuğunun gelişim evreleri farklıdır. Nasıl ki emekleme, yürüme, konuşma dönemlerinde her çocuğun kendine özel bir hazır olma zamanı var ise tuvalet eğitimini idrak edebilmeleri için de bir hazır olma zamanları vardır. Birçok uzman 18 ay-3 yaş arasının tuvalet eğitimine başlamak için uygun bir zaman olduğunu söyler çünkü bebekler,18 aylıktan itibaren, bağırsak ve mesane için gerekli olan kas kontrolü kazanırlar, isteklerini- ihtiyaçlarını 2-3 kelimeyle de olsa daha iyi ifade edebilirler. Bazı çocuklar bedensel dilleri ya da sözlü ifadeleriyle bu döneme hazır olduklarını gösterir, ıslak bezden rahatsızlık duymak, siz tuvaletteyken gözlemlediği hareketleri taklit etmek gibi.
Ben de tuvalet eğitimine başlayacak bir anne olarak, çocuğu bezden kurtulmuş arkadaşlarımın maceralarını dinledim, internette bir sürü yazı, makale okudum, araştırma yaptım. Ama iş pratiğe gelince ne zaman uygulamaya geçecektim?, nereden başlayacaktım?, nasıl alıştıracaktım? bir sürü soru işareti vardı kafamda. Aklımda sadece bir şey netlik kazanmıştı o da, tuvalet eğitimine başlamak için haziran ayını bekleyecektim, çünkü o zaman evdeki halıları kaldıracaktım, olası ufak tefek kazalara karşı en azından parkeleri temizlemek daha kolay olurdu.
Egemen kreşe başlamıştı, okul idarecilerimiz ve öğretmenlerimiz ile birlikte olduğum zamanlarda tuvalet eğitimi hakkında konuşuyorduk. Deneyimlerine ve tecrübelerine bağlı olarak tuvalet eğitimi için beklememe gerek olmadığını, bu konuda beni destekleyeceklerini, Egemen' in buna hazır olduğunu söylediklerinde cesaretlenmiştim. Düşündüğüm tarihten 2 ay önceydi, Egemen 2 yaşını 5 ay geçmişti, haziranı beklemeden tuvalet eğitimine başlamaya karar verdim.
İlk iş olarak alıştırma tuvaleti almalıydık, bunun için bebek mağazasında, incelediğimiz alıştırma tuvaletlerinden Fisher Price Eğitici Eğlenceli Tuvaleti beğendik ve aldık. Güzel, eğlenceli, ilgi çekici bir modeldi bu. Gerçek bir tuvalet gibiydi. Bir kapağı, sifon çekme düğmesi ve tuvalet kağıdı kolu vardı. İçindeki hazne kolayca çıkarılabiliyor ve temizlenebiliyordu. Klozet oturak kısmı çıkarılıp normal klozet oturağı üzerinde kullanılabiliyordu. Çocuğun her başarılı icraatı sonunda müzik ve seslerle bir nevi motive ediyordu onu.
Tuvaleti 2-3 gün salonda bıraktım. Egemen ilk başta oyuncak gibi gördü, sifon kolunu çekiyor, üstüne oturuyor, oradan oraya taşıyıp duruyordu. Biz de yine sade bir şekilde ne olduğunu, ne için kullanacağını anlatmaya çalışıyorduk. Tabi o arada Egemen bol bol gözlem de yapmış oldu bizi takip ederek. Bir süre bu şekilde ortada kaldıktan sonra sırada beze veda etme vardı. Ben ne olur ne olmaz yine de salon halımı kaldırmıştım. İlk denemeler için tuvalet gözümüzün önündeydi. Her 5 dakikada bir Egemen' e ihtiyacı olup olmadığını soruyorduk. Bazen sırf tuvalete oturmak için, olmasa da var diyordu. Bazen de gerçekten doğru ifade ediyordu. Hafta sonu olması nedeniyle 2 günümüzü buna ayırmıştık. Ufak tefek bir iki iş kazası olmuştu ama sonunda doğru zamanda, doğru şekilde, doğru yere ulaşmayı başarmıştı. Her başarısının ardından alkışlarla takdir ediyorduk biz de. Artık ihtiyacı olduğunda söylemeyi öğrenmişti. Eğlenceli tuvaleti de salondaki yerinden gerçek yerine yani banyoya taşınmıştı. Gündüz tuvalet ihtiyacını artık bu eğlenceli tuvaletle kendi başına halleder olmuştu.
Hafta başı okula gitmek için servise bindirirken de bezli değildi artık. Ama ne olur ne olmaz koltuğuna koruyucu sıvı geçirmez örtü sermiştim. 10-15 gün sonra örtüyü de kaldırdım sermedim artık. Servis şoförümüz, hostesimiz çok sıcak insanlardı, sağ olsunlar. Okula gittiğinde de bezli değildi, artık ne evde ne okulda bez kullanmıyorduk. Burada okulumuzun verdiği desteği söylemeden geçemeyeceğim. Tuvalet eğitimine geçiş dönemine, onların da okulda devam etmesi, Egemen' in kolay adapte olmasını sağlamıştı. Dışarı çıktığımızda mümkünse tuvaleti olan yerleri tercih ettik, mümkün olmayan yerlerde ise boş su şişesi özellikle arabada çok işimize yaradı. Erkek çocuk olmanın avantajı işte.
Gündüz tuvalet alışkanlığı yeterince kazandıktan bir süre sonra da gece bezsiz denemelere başladık. Önce konuşarak, anlayacağı şekilde anlatmaya çalışarak ön hazırlık yaptık. Alışma dönemi olduğu için yine nevresiminin altına sıvı geçirmez örtü sermiştim. Gece yatmadan hemen önce sıvı şeyler vermemeye dikkat ettik. Gece sabaha kadar belirli aralıklarla ihtiyacı için tuvalete götürdük. Hiç de korktuğum, gözümde büyüttüğüm bir tuvalet eğitimi olmamıştı. Rahat, stressiz bir şekilde, biz bu süreci de tamamlamıştık.
Şimdi sıra Derin' de. 2-3 ay sonra Derin' in bezsiz günleri ve tuvalet eğitimi başlayacak. Egemen de ne yaptıysam, Derin' de de aynı yöntemleri uygulayacağım.
Tuvalet eğitimine başlayacak anneler bu süreci, kulaktan dolma hikayelerle, başarılamayacak çok zorlu, stresli bir dönem olarak görmeyin. Yeter ki sabırlı olun, istikrarlı olun, eğitiminizi yarıda kesip başka bir zamana ertelemeyin, beze geçiş yapmayın. Yaşanılan ufak tefek şeyleri, başarısızlıkları dert etmeyin,. Bunun için çocuğunuzun cesaretini kırmayın, katı ve baskıcı bir tavır sergilemeyin, onu zorlamayın. Her başarılı eylem sonunda çocuğunuzu takdir edip bunu sözel olarak ona da yansıtın. Sabırla tekrar tekrar tekrar anlatın, uygulamalı gösterin ve sonuç......beze elveda, tuvalete merhabaaa.