Dünyaya, hayata yeni bir canlı getirmek kadın ve erkeğin ortak projesidir. (Tabi medeni toplumlarda ve medeni insanlarda). Burada annenin üstlendiği sorumluluklar, zorluklar, fedakarlıklar çok büyük ve yadsınamaz bence. 9 ay karnında taşıyacağı bebek için, yediklerine, içtiklerine, oturmasına, kalkmasına,
yürümesine, yatmasına, giyinmesine, hareketlerine hep dikkat etmesi, uykusundan, rahatından feragat etmesi, sezaryen ya da normal fark etmez doğum olayını yaşaması, doğum sonrası ağrılar, acılar çekmesi, bebeğini emzirmesi, ilgilenmesi, bakımı, lohusalık psikolojisi yanında bir de ev işlerine yetişmeye çalışması, kadının bu süreçteki yerini net ve şüphe götürmez bir şekilde gösteriyor sanırım. Peki ya baba adayları ve babalar? Onların yeri ve sorumlulukları ne bu süreçte? Görevleri, mesuliyetleri sadece bebek oluşumuna ortak olmak mı?
Günümüz teknolojisi uzaya gidedursun biz hala ataerkil ve ''kadının sırtından sopayı, karnından sıpayı eksik etmeyeceksin'' çağındayız. Ülkemizin batısıyla-doğusu, kuzeyiyle-güneyi arasında ailede kadın-erkeğin yeri o kadar çok farklılıklar gösteriyor ki. Annelerimizin döneminde teknoloji bu kadar ilerlememişken henüz, çamaşır, bulaşık elde yıkanıyor, yerler el gırgırıyla temizleniyor, bebek bezleri kaynatılarak tekrar kullanılıyor, köşe bucakta bu kadar bakkal, market olmayıp alışveriş pazarda yapılıyor, yuva-kreş deyimleri bu kadar yaygın değilken anneler tüm bu görevleri, 1-2-3 hatta daha çok çocukla beraber tek başlarına göğüslüyorlarmış. Babalar da çalışıp, para kazanmak ve evin kira, fatura, gıda, ihtiyaç giderlerini karşılamakla mükelleflermiş (İstisnalar dışında tabi). 20-30 yıl öncesinin mantığı hala çoğu yerde aynen uygulamada olsa bile günümüzde eğitim, kültür, kişinin kendini yetiştirme ve yaşam tarzı, ekonomik ve sosyal seviye, teknolojinin ilerlemesi gibi birçok faktörle birlikte müşterek bir hayat, ortak sorumlulukları da beraberinde getiriyor. Bu müşterek hayatta annenin ve babanın üstlendiği görevler, her ne kadar toplumda kabul görmüş, anne evde iş yapar, çocuk bakar, baba çalışır para kazanır olsa da eşlerin birbirlerine yardım etmesi en doğal olan değil midir?
Hamilelik döneminde anne adaylarının yaşadığı psikolojik, fiziksel değişimlerin yanında baba adaylarının da bu süreçte yeri vardır. Bu dönemde anne adaylarının en büyük destekçisi şüphesiz baba adaylarıdır.
.gif)
Baba adaylarının, rahat ve eşiyle mutlu bir gebelik süreci geçirmesi, sürece ait yazılar, makaleler, kitaplar okuyarak kendini hazırlaması, anne adaylarının yaşadığı fiziksel heyecanları ve duyguları paylaşması, gebelik sürecinde eşine psikolojik destek vermesi, bebeğin gelişimini takip etmesi, gebelik kontrollerinde eşinin yanında bulunması, eşiyle duygularını konuşup paylaşması, sırt ağrısı, mide ekşimesi, ayak şişmesi, uykusuzluk gibi şikayetleri olan anne adayına sırt veya ayak masajı yapması, gelecekle ilgili beraber plan yapabilmesi, birlikte bebek eşyaları alınması, odasının hazırlaması, doğacak çocuğun isminin birlikte belirlenmesi, maddi durumun birlikte gözden geçirilmesi, evdeki diğer kardeşin bu sürece hazırlanması ve ev işlerinin bazılarının üstlenilmesi, dokuz aylık gebelik sürecine izleyici olmaktan çok katılımcı olması anne adaylarının bu dönemde ihtiyacı olan en büyük destek olacaktır.
9 aylık hamilelik sürecinde olduğu gibi doğumdan sonra da yeni doğum yapmış, fiziksel-psikolojik değişimlerden geçmiş annenin, eşinin desteğine ihtiyacı oluyor. Bu dönemde de bebeğin bezinin değiştirilmesi, gazının çıkarılması, biberonunun hazırlanıp getirilmesi (anne sütü alamıyorsa), banyosu sırasında yanında olunması, masaj yapılması, bebekle birlikte zaman geçirilip annenin dinlenmesi, bebeğin sorumluluklarının ortak paylaşılması, evdeki diğer kardeşin bakılması, ufak tefek ev işlerinde yardımcı olunması, anneyi motive edici sözler söylenmesi annelerin ihtiyacı olan en büyük desteği ve yardımı sağlayacaktır. Unutmayın hamile olan anne adayları ve yeni doğum yapmış anneler için hiç bir hediye, anlayışlı bir eşten daha değerli olamaz.
