Ne olacak bu doğum kiloları? Nasıl zayıflayacağım ben? Doğumdan sonra taze annenin en çok yakındığı, dert ettiği konulardan biridir doğum kiloları. Zaten doğum sonrası gel-git ruh hali, yeni bir bebeğin varlığı derken yetmezmiş gibi bir de kilolara taktık kafayı. Doğumdan sonra hamilelik kilolarının üstümüzde kalmasını istemiyorsak, hamilelikte yediklerimize-içtiklerimize dikkat etmemiz, bol su tüketmemiz ve bol bol yürüyüş yapmamız gerekiyor, bu kadar basit. Yürüyüş yapmak, güneşi almak, bütün gün dört duvar arasında bebek bakımı ve ev işlerine sarmış annelerin ruh haline de iyi geliyor. Doktorlar 9 aylık hamilelik süresince 9-14 kilo almanın gayet ideal olduğunu söylüyor, yani 9 ayda alınan kiloların doğum yapar yapmaz gideceği beklentisine boşuna girmeyin. Bu doğum kiloları 9 ayda alındıysa vermek için de en az bu kadar süre geçmesi gerekir. Sağlıklı olan da budur. Hiçbir zaman kendinizi bir başkasının hamilelik ve doğum sonrası kilolarıyla kıyaslamayın. Kıyaslama yapmaya çalışanlara kulak asmayın. Sizin vücudunuz, sizin hormonlarınız size özeldir.
Ben de doğum sonrası kilolarından şikayetçi annelerden biriydim.
İlk hamileliğimden yani Egemen' e hamile kalmadan önce 57 kiloydum. Hamileliğim boyunca 20 kilo alarak 77 kiloya ulaşmıştım, doktorum sürekli kiloma dikkat etmemi söylüyordu. Ama söylediği gibi olmuyordu işte. Çok fazla aşermesem de canım hep et, kebap tarzı şeyler yemek istiyordu. Özellikle limonlu-vişneli dondurmaya bayılıyordum. Ben yedikçe kilo almıştım, göbeğim kocaman olmuştu, kendimi bile taşıyamıyordum. Doğum sonrası, doğumla birlikte bir miktar kiloyu hastanede bırakmış, düzenli olarak emzirmiş, Egemen' i pusetine koyup yürüyüş yapmış olsam da lohusalık döneminde ''sütün yetmiyor mu? sütün az mı? doymadı mı acaba? biraz tatlı ye sütün olsun'' gazlarına maruz kalarak kendimi karbonhidrata yani bisküvi, kek tarzı tatlı gıdalara vermiştim. Sonuçta doğumda giden o az buçuk kiloları geri almıştım neredeyse. Doğum yapmış olmamın üstünden bayağı zaman geçmesine rağmen görenin ''hamile misin?'' diyeceği kadar kilom ve göbeğim vardı. Hiç kolay olmadı kilo vermem. Hatta Egemen' in kreşe başlamasıyla kısa dönem spor salonuna gittim. Her gün 1 saatim kondisyon aletlerinin üstünde geçiyordu ama devam ettiremedim. Elimden Egemen' i pusetine koyup, biraz güneşi görsem yürüyüş yapmaktan başka birşey gelmiyordu. Egemen' in doğumundan 2,5 sene sonra ancak 61,5 kiloya kadar inebilmiştim.
İkinci hamileliğimde yani Derin' e hamile kaldığımda 61,5 kiloydum. 9 ay boyunca toplamda 13 kilo alarak 74,5 kiloyla doğuma girmiştim. Bu sefer daha tecrübeliydim. Kendimi karbonhidrata vermedim, özellikle canımın istediği birşey olmadı (ama hiç ayva yemezken ayva yedim bu dönemde), gaza gelmedim yani. Zaten ilkinde gaz verenlerin de gazı kesilmişti :) Doğumla birlikte kiloların bir kısmını hastanede bırakmıştım zaten, bir kısmını da sürekli ve düzenli emzirmeyle vermiştim. Yediklerime, içtiklerime dikkat etmeye, fırsat buldukça Derin ile beraber yürüyüşümü yapmaya çalıştım. Evde 2 çocukla bir oradan bir buraya koşturarak ve ev-alışveriş-mutfak-banyo arasında geçen zamanlar da kilo vermeme yardımcı olmuştu. İkinci doğumumun ardından geçen 20 ayın sonunda, ben 57 kiloydum artık. Yani 6 sene önceki halime daha yeni gelebildim.
Nasıl hamilelikte alınan kilolar, her hamilede aynı değilse, doğum sonrası verilen kilolar da herkeste farklıdır, farklı zamanlardadır. Önemli olan sağlıklı bir şekilde bebeğinizi emzirmeniz ve yediklerinize, içtiklerinize dikkat ederek, kalsiyum-protein-sebze-meyve-karbonhidrat grubundan gıdalarla dengeli beslenerek, tatlı-hamur işi-abur cubur tüketmeyerek, ara öğünleri atlamayıp akşam yemeklerini daha hafif geçirerek, katı diyetleri ya da kulaktan dolma yöntemleri uygulamayıp evde karın kaslarını şekillendirici-güçlendirici mekik gibi egzersizler yaparak, mümkünse her gün bebeğinizi pusetine koyup düzenli yürüyüş yaparak, ideal kilonuza zaman içinde gelmenizdir.