Aslında bu aralar sinemaya gitme gibi bir düşüncem yoktu.Zaten çocuklardan gitmeye de vakit bulamayınca vizyon tarihi geçmiş filmlerin DVD'sini alıp,Onlara da bilgisayarda çocuk sinema keyfi yaparak ancak izleyebiliyoruz biz.Ama geçtiğimiz hafta sonu ablam;Egemen ve Derin'in bitane teyzesi;Egemen'in doğum günü için sürpriz yapıp taaaa Ordu'dan İstanbul'a geldi.İşte ablamın 1 haftalık İstanbul ziyaretinde O'nun teşvikiyle,yanımıza annemizi de alıp bir sinema keyfi yapalım dedik.
Şu ara Türk filmleri anlamında anneme de hitap edecek,bizim de zevk alarak izleyebileceğimiz seçenek olmadığından fragmanından eğlenceli olduğunu düşündüğümüz bu filmi seçmek zorunda kaldık.Halil Sezai'nin hayranı,fanı değilim.Oyuncu olarak ilk Sevgili Dünürüm de tanıdığım;İncir Reçeli 1 ve İncir Reçeli 2 filmlerini keyifle izlediğim;ses sanatçısı olarak da;Olsun,İsyan,Yangın Var şarkılarını beğendiğim bir sanatçı olmuştur.Biletlerimizi Capitol Spectrum Cineplex sinemasından aldık.Bu arada Capitol sinema salonları inanılmaz bir tadilat,düzenleme ile harika bir sinema salonuna dönüştürülmüş.Bununla ilgili de yazım olacak,bakalım ne zaman.
Hafta arası ve sabah saati olduğundan,seans başlamadan 45 dakika kadar önce aldık biletlerimizi.Gişe görevlisi içimizden birine öğrenci kesmiş sağolsun,isteğimiz dışında.Ama çok da fark etmiyor.Burada Capitol Spectrum Cineplex'e bir eleştiri,sinema bilet fiyatları çok yüksek.Web sayfalarını incelediğimde halk günü falan da göremedim.Tam 21,50 TL,öğrenci 20 TL.Artık öğrenci o 1,50 TL'lik indirimle ne yapacaksa.Ya şu sinema bilet fiyatlarını herkesin gelebileceği,ailece izleyebileceği seviyelere indirin,ne bu böyle.Bir de insanlara kültürel etkinliklere katılmıyorlar diye laf ederler.Millet bu pahalılıkta sinemayı mı düşünür Allah aşkına....Seans saatinden 5 dakika önce yerimizi aldık.Salon kocaman,koltuk düzeni,oturma aralıkları güzel ama filmi toplasan 6 yada 7 kişi izledik.
Bu arada hemen belirteyim önceden sessize aldığım telefonumla,filmin sadece ilk 5-6 dakikasında blog yazım için bir kaç kare fotoğraf çekimi yaptım.Film tam seans saatinde başlamadı,reklamlar,film fragmanları derken bir 10 dakika geçti sanırım.
11 kasım tarihinde vizyona giren Benim Adım Feridun filminin ilk sahnesi...Ersan(Halil Sezai),Ayla(Özge Borak) ile uzun süredir beraber olmanın verdiği rahatlık içindedir.Yıllarca beraber ev hayatı yaşamış olan ikilinin gittikleri yer bile tek bir kafe olmuştur.Fakat günün birinde Ayla bu kafeye,Ersan'dan ayrılmak istediğini söylemek için geldiğinde Ersan'ın tüm dünyası alt üst olur.Ayla tek düze yaşamaktan,nefes alamamaktan şikayetçidir ve ayrılık konusunda da kararlıdır.Kararını da uygular.
Ersan ayrılığı kendince safhalara ayırmıştır.Acıyla tanışma,kendine acıma,saçmalama,cool olmaya çalışma,anıların hücumu derken Erdek'e anne evine dönüş...Geldiği günün akşamı sahilde bir düğüne denk gelir ve sadece bedava içki umuduyla girdiği bu düğün tamamen hayatını değiştirecektir.Düğünde damadın babası (Tarık Papuççuoğlu),Ersan'ı yıllar önce kendisine küsüp Almanya'ya yerleşen kardeşinin oğlu Feridun sanmıştır ve Feridun'un düğünlerine katılarak bir anlamda da iki aile arasında ara bulucu olacağı ümidine kapılıp,düğünün baş tacı yapmıştır.
Ersan ilk başta Feridun olmaktan dolayı çok mutludur,nasılsa bir ara kaçarım diye düşünürken damadın kuzeni Hayal(Büşra Pekin) ile tanışması planlarını değiştirir.Hayal zaman geçtikçe bu yabancının gerçekte kim olduğunu merak etmektedir.Ersan ise Hayal'in şakacı,esprili,umursamaz kişiliğine karşı kayıtsız kalamamıştır.Ersan'ın,Feridun olmadığı ortaya çıkacak mı? Hayal,Ersan'ın ayrılık acısına iyi gelecek mi? sorularının yanıtı filmin sonunda.Merak eden varsa izlesin ben sihri bozmayayım.Yaklaşık 1 saat 50 dakika süren filmin sonunda salondan ayrılıyoruz biz.
Merak edenler için youtube'da yayınlanan fragmanını da paylaşayım hemen:
Film ile ilgili naçizane yorumum:Halil Sezai ile ilgili fikrimi yazımın başında belirtmiştim.Çağan Irmak ise bir çok sinema filmi özellikle Babam ve Oğlum,Issız Adam,Dedemin İnsanları,Unutursam Fısılda,Tamam mıyız? gibi duygusal filmlerle büyük başarılar yakalamış bir yönetmen.Oyuncu kadrosu da güzel.Oyunculuklar da çok güzel.Ailece izlenebilecek,içinde argo,küfür olmayan bir film.Yer yer serpiştirilen espriler tat vermiş filme.Amma velakinnnn;Benim Adım Feridun maalesef beni fazla sarmadı.Film birkaç mekanlı kısa sahne hariç sadece iki mekanda geçiyor;ayrılık sahnesinin çekildiği kafe ve Ersan'ın Feridun sanıldığı düğün salonu.Özellikle filmin neredeyse yarıdan fazlası düğün salonunda geçti.Bir süre filmi,''film düğün salonundan ne zaman çıkacak acaba'' diye izledim.Nihayet bitime yakın düğün salonu sahneleri de bitti.Evet bir konusu var ama sürükleyici değil.Komedi diyeceğim ama kahkahalarla izlediğimiz bir film olmadı.İkili çekimlerde konuşmalar bazen çok uzun tutulmuştu.Filmi ne çok keyifle ne de çok sıkılarak seyrettim.Sanırım benim için orta kıvam bir film oldu Benim Adım Feridun.Tabi renkler zevkler göreceli.Bu benim düşüncelerim sadece...
Siz seyrettiniz mi? Filmle ilgili yorumlarınız neler acaba?